Ana içeriğe atla

25. YIL WEB SİTESİ

 

Üniversite Kültür'dür, Tam 25 Yıldır...

 

 

 

“Bir eğitim kuruluşunu başarıyla ayakta tutmanın, yalnızca bir yönetim ve finans işi değil aynı zamanda bir gönül işi olduğuna da inanıyorum…”


 İNŞ. YÜK. MÜH. FAHAMETTİN AKINGÜÇ

İstanbul Kültür Üniversitesi Kurucusu
Mütevelli Heyet Onursal Başkanı

 

YAŞAMAYA DAİR

 

Yaşamak şakaya gelmez,
büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın
bir sincap gibi mesela,
yani, yaşamanın dışında ve ötesinde
hiçbir şey beklemeden,
yani bütün işin gücün yaşamak olacak.
Yaşamayı ciddiye alacaksın,
yani o derecede, öylesine ki,
mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda,
yahut kocaman gözlüklerin,
beyaz gömleğinle bir laboratuvarda
insanlar için ölebileceksin,
hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için,
hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken,
hem de en güzel en gerçek şeyin
yaşamak olduğunu bildiğin halde.

Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin, 
hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil,
ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
yaşamak yanı ağır bastığından.

 

NAZIM HİKMET RAN, 1947

 

Kuruluş Öykümüz

Fahamettin Akıngüç, Kültür Okulları’nda işler yoluna girdikten sonra, yıllar önce Kimya Meslek Yüksek Okulu’nda yaşadığı ve yarım kalmış olan girişimini bu kez yeni bir başlangıçla, farklı bir platformda gerçekleştirme düşüncesini yeniden gündeme almıştı.

 

Fahamettin Akıngüç, Kültür Okulları’nda işler yoluna girdikten sonra, yıllar önce Kimya Meslek Yüksek Okulu’nda yaşadığı ve yarım kalmış olan girişimini bu kez yeni bir başlangıçla, farklı bir platformda gerçekleştirme düşüncesini yeniden gündeme almıştı.

“Vakıf üniversitesi olarak o yıllarda İhsan Doğramacı’nın kurduğu Bilkent Üniversitesi vardı. YÖK birkaç üniversiteye daha izin verince benim kıpır kıpır olan yapım hareketlendi.

1986 yılında kurulan Kültür Koleji Eğitim Vakfı, üniversite kuruluşuna yasal bir zemin oluşturuyordu ancak bunun için yetersizdi. 1995 yılında vakıf senedine yeni bir madde konarak, vakfın amaçları arasına üniversite açma da eklendi. Bunun 1996 yılında İstanbul Üniversitesi’nde Rektör Yardımcılığı görevini yapan Prof. Dr. Önder Öztunalı, emekliye ayrılınca, yeni kurulacak üniversite çalışmalarının başına getirildi. Ataköy A21 Blok’ta bir ofis düzenlenerek, burası Vakıf Bürosu olarak kullanılmaya başlandı.

Üniversite açma çalışmaları yürütülürken birtakım grupların yurtdışındaki üniversitelerle işbirliği yapıp, bunların Türkiye mümessilliğini alarak öğrenciye diplomayı temsilcisi olduğu üniversite aracılığıyla vermeyi hedefleyen bir düzenle üniversite açma çalışmaları içinde olduğu öğrenilince daha önce birçok konuda işbirliği yapılan İngiltere’deki Hertfordshire Üniversitesi ile görüşmelere başlandı.

“Hertfordshire’in “Her”iyle, Kültür’ün “Kül”ünü birleştirip ‘Herkül Üniversitesi’ adıyla açılması planlanan yeni oluşum için yaptığımız çalışmalar altı ay sürdü. YÖK bu tür üniversitelere ‘korsan üniversite’ adını takıp izin vermeyince bu yöndeki çalışmaları durdurduk.ardından da bir ‘vakıf üniversitesi’ kurulması için çalışmalara başlandı.”

 Ancak üniversite çalışmaları, Prof. Dr. Önder Öztunalı’nın daha önce İstanbul Üniversitesi’nde birlikte uyum içinde çalıştığı ve güvendiği kişilerden oluşan bir kadro ile sürdürüldü.

“Bu kadroda yer alan Prof. Dr. Kamuran Pekiner, yönetmeliklerin hazırlanma sürecini çok iyi bilen, o konulara hakim biriydi. Bu kadroya daha sonra Prof. Dr. Çetin Bolcal katıldı. Bir süre sonra Prof. Dr. Kamuran Pekiner, ekipten ayrıldı. Onun yerine Prof. Dr. Senih Aşan ve Prof. Dr. Ümit Ataman. Prof. Ümit Ataman da bir süre sonra ayrıldı.” Prof. Dr. Önder Öztunalı’nın kurduğu ekip, Ataköy A21’deki büroda haftalık olarak toplantılar yapıyor, daha sonra Öztunalı gelişmelerle ilgili bilgileri Fahamettin Akıngüç’le paylaşıyordu.Bu çalışmalar devam ederken, üniversite yerleşkesi için Başakşehir’de yüz dönüme yakın arazi alındı. Ancak yapılan PR araştırmaları, üniversitenin öyle uzaktaki bir yerleşkeden çok şehir içinde olmasının tercih edilirliği artıracağı sonuçlarını verince Şirinevler’de yeni bir bina inşa edilmesine ve üniversitenin burada açılmasına karar verildi. Bunun yakınındaki bir bina da kiralanarak öğrenci yurdu yapılacaktı.

Bir yandan bina inşaatı devam ediyor, öte yandan da kurulacak üniversiteyle ilgili yasal süreç tamamlanmaya çalışılıyordu.  “Önceleri YÖK içinde bir kanat, kırk yıllık eğitim tecrübemizi ve inancımızı küçümseyip vakfın kaynaklarının üniversite açmak için yeterli olmadığını düşündüğü için engeller koydu. Daha sonra Çiller-Erbakan koalisyon hükümeti zamanında ise Erbakan tarafı güçlük çıkarıyordu. Cumhurbaşkanı Sayın Süleyman Demirel’in makamına kadar gidip problemleri aktarmak durumunda kaldık. MEB, YÖK, Devlet Planlama, TBMM ve Bakanlar Kurulu’nda yapılan uzun mücadelelerin sonunda, 15 Temmuz 1997’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden çıkan 4281 sayılı kanunla İstanbul Kültür Üniversitesi’nin (İKÜ) kuruluşu gerçekleşti. Bu süreçte zamanın Milli Eğitim Bakanı Avni Akyol’un da büyük yardımlarını gördük.”

 “Kendini eğitime adamış bir mühendis: Fahamettin Akıngüç”

 

Kurucu Rektörümüz: Prof. Dr. Dr. hc Önder Öztunalı

 

Akademik yaşamına birçok önemli başarı sığdıran Prof. Dr. Dr. hc Önder Öztunalı mineroloji ve kimya alanlarında tamamladığı 2 doktora eğitimi ile birlikte latincede “onursal” anlamına gelen “honoris causa” kelimesinin kısaltılmışı olan “hc” ünvanı ise Öztunalı'ya Rusya Federasyonu Bilimler Akademisi tarafından verilen şeref doktorasını temsil etmektedir.

Üniversitemizin kuruluşunda büyük emekleri bulunan Prof. Dr. Dr. hc Önder Öztunalı, 1935'te Kırklareli'nde doğdu. Haydarpaşa Lisesi'ni bitirdi. Üniversite öğrenimini İTÜ İnşaat Fakültesi'nde tamamladı. Devlet bursuyla Heidelberg Üniversitesi'nde mineroloji, kimya ve jeoloji ağırlıklı yerbilimleri öğrenimi gören Öztunalı, 1960'ta aynı üniversitede doktorasını “üstün başarı” ödülü ile tamamladı. İstanbul Üniversitesi'nde (İÜ) 1967'de doçentliğe, 1977'de profesörlüğe yükseltilen Öztunalı, 1978'de İÜ Yerbilimler Fakültesi Dekanlığı'na getirildi.

Mütevelli Heyeti Başkanımız

Öz kaynaklarıyla ayakta durarak, eğitimden kazandıklarını yine eğitime aktararak bağımsızlığı ve hümanist değerleri ilke edinerek onur duyacağımız bir 25 yıl inşa ettik.

Bir eğitim kurumunun tarihi tek başına yazılamaz. Bir ekip işi. ‘97 yılından bu yana tercihini Kültür’den yana kullanan tüm gençlere, Kültür ismini ulusal ve uluslararası alanda temsil eden mezunlarımıza, bize güvenen ailelere ve tüm Kültür mensuplarına teşekkür ediyoruz.

Mütevelli Heyet Başkanımız Sayın Dr. Bahar Akıngüç Günver'in 25. Yıl Mesajı

Eski Dönem Rektörlerimiz

25.Yıl Kutlama Mesajları